Colossus, II. Dünya Savaşı sırasında İngiliz kriptanalistler tarafından Alman Lorenz şifreleme makinesi tarafından şifrelenen yüksek seviyeli Alman mesajlarını deşifre etmek amacıyla tasarlanmış ve üretilmiş bir dizi elektronik bilgisayardır. Colossus, dünyanın ilk programlanabilir, elektronik, dijital bilgisayarlarından biri olarak kabul edilir.
II. Dünya Savaşı'nda Alman ordusu, yüksek seviyeli iletişimlerini şifrelemek için Lorenz şifreleme makinesi'ni kullanıyordu. Bu şifreler, İngiliz kriptanalistler tarafından çözülmesi son derece zor ve zaman alıcıydı. Bletchley Park'ta çalışan İngiliz kriptanalistler bu soruna çözüm bulmak için harekete geçtiler.
Max Newman ve Newmanry: Max Newman liderliğindeki bir ekip, "Newmanry" olarak bilinen bir bölümde, şifre çözümleme sürecini hızlandırmak için mekanik cihazlar üzerinde çalışıyordu.
Tommy Flowers ve Dollis Hill: Tommy Flowers, Post Office Research Station'da (Dollis Hill) çalışan bir mühendisti. Newman'ın ekibiyle işbirliği yaparak, vakumlu tüplerin potansiyelini fark etti ve daha hızlı ve güvenilir bir çözüm geliştirebileceğine inandı.
Colossus'un Doğuşu: Flowers, Newman'ın önerileri ve ihtiyaçları doğrultusunda Colossus'u tasarladı. Colossus, vakumlu tüplerin kullanımıyla elektronik olarak çalışıyordu ve çok daha hızlı işlem yapabiliyordu. İlk prototip olan Colossus Mark I, 1943'te tamamlandı ve Bletchley Park'a gönderildi. Başarılı sonuçlar elde edildikten sonra, geliştirilmiş versiyonu olan Colossus Mark II tasarlandı ve üretildi. Savaşın sonuna kadar toplamda 10 Colossus makinesi hizmete girdi.
Colossus, birçok yenilikçi teknik özellik barındırıyordu:
Vakumlu Tüpler: Elektronik anahtarlama elemanları olarak vakumlu tüpler kullanıyordu. Mark II'de yaklaşık 2400 vakumlu tüp bulunuyordu.
Fotoelektrik Okuma: Delikli kağıt bant üzerindeki şifreli metni fotoelektrik olarak okuyordu.
Programlanabilirlik: Delikli kağıt bantlar ve anahtarlar aracılığıyla programlanabiliyordu. Bu, farklı şifre çözümleme algoritmalarının uygulanmasına olanak tanıyordu.
Yüksek Hız: Mekanik cihazlara kıyasla çok daha hızlı işlem yapabiliyordu. Saniyede 5000 karaktere kadar işleyebiliyordu.
Dijital İşleme: Verileri dijital olarak işliyordu, bu da daha doğru ve güvenilir sonuçlar elde edilmesini sağlıyordu.
Colossus'un temel amacı, Lorenz şifreleme makinesi'nin anahtar ayarlarını (tekerlek pozisyonlarını) bulmaktı. Bu işlem şu adımlarla gerçekleştiriliyordu:
II. Dünya Savaşı'nın ardından Colossus'lar, İngiliz hükümeti tarafından büyük bir gizlilik içinde tutuldu. Makineler söküldü ve parçaları imha edildi. Colossus'un varlığı ve savaş sırasındaki rolü, 1970'lere kadar kamuoyundan gizli tutuldu. Bu durum, bilgisayar teknolojisinin gelişimine katkıları konusunda uzun yıllar boyunca hak ettiği değeri görmesini engelledi.
Colossus, modern bilgisayarların öncüsü olarak kabul edilir ve birçok önemli özelliği barındırıyordu:
Colossus projesi, Bletchley Park'taki bilim insanları, mühendisler ve operatörler arasındaki işbirliğinin bir ürünüydü. Bu proje, bilgisayar teknolojisinin gelişimine önemli katkılarda bulunmuş ve modern bilgisayar çağına giden yolda önemli bir kilometre taşı olmuştur. Alan Turing'in de burada önemli çalışmaları olmuştur.
Tony Sale liderliğindeki bir ekip tarafından Colossus Mark II'nin bir kopyası inşa edilmiştir ve şu anda Bletchley Park'ta sergilenmektedir. Bu, Colossus'un nasıl çalıştığını ve savaş sırasındaki rolünü daha iyi anlamamızı sağlamaktadır.